Seni ah seni.. Çıkmaz sokaklara hapsettiğim gülüşünü, dağlara savurduğum gülüşünü, duvarları boyadığım gülüşünü, derbeder ruhlara nakşettiğim gülüşünü, bileğime morfinlerle damıttığım gülüşünü, çiçeklerle yarıştırdığım gülüşünü, amber kokulu gülüşünü.. Ve seni… Beni kör kuyulardan sonsuz dehlizlerden çıkaran seni seviyorum!
Biliyordum, seni seviyorum derken yeni bir alfabe keşfettiğimi, kimsenin okuma yazma bilmediği bir kentte..
Bir insan aşık olunca; kıskanır, bağırır, kısıtlar, hesap sorar, sahiplenir. Ama anlayana işte.
Ağırdır aşklarım her yürek taşıyamaz, büyüktür umutlarım her omuz kaldıramaz, her şey olur da şu kalbim, bir tek sensiz olamaz.
Eskiden karanlıktan korkar yağmurdan ürperirdim. Şimdi karanlıklar sırdaşım yağmurlar gözyaşım oldu..
Bazı aşklar okyanus gibidir. Görmesende sonunun bir yerde bittiği ni bilirsin, şimdi okyanuslar bile kıskanır sana olan sevgimi, görmesemde biliyorum sonunu sonsuza dek bitmeyecek.
İranlı bir şair der ki: “Aşka uçarsan kanadın yanar.” Mevlana der ki: “Aşka uçmadıktan sonra kanat neye yarar?” Yunus Emre de derki: “Aşka vardıktan sonra kanadı kim arar?”
Varlığınla başlayan bir günün yokluğunla bitmesine alışamadım... Aklımda olduğunun yarısı kadar yanımda olsaydın hiç sensiz kalmazdım...
Artık günlerim günlerden uzun, gecelerim gecelerden yalnız. Seni sevdiğimden bu yana her acıyı tattım, Her çileyi gördüm hayatın her cilvesine alıştım. Yalnız senin yokluğuna alışamadım. Şimdi anlıyorum acıdan, hasretten, gözyaşından başka hiçbir şey vermemişsin bana yıkılan hayallerime, yok olan geçmişime, kaybolan geleceğime oturup ağladım çocuklar gibi..
Aşık olupta onun acısını çekene sorun aşk nedir? diye, aşkı boş sözlerle tarif edemezsiniz! Kalbin acı çekiyorsa anlarsın ancak aşkı..
Adını aynalara yazamadım sinirden kırarım diye, adını duvarlara yazamadım zalimin biri boyar diye, adını kalbime bile yazamadım ben ölünce organlarım bağışlanır da sen başkasının olursun diye…
Anayasamızın 269. maddesine göre seni tutukluyorum kalbime kilitliyorum sakın kaçmaya çalışma çünkü seni seviyorum.
Eğer aşk karşılıklı olsaydı, tek taraflı aşkın en güzel aşk olduğunu inkar ederdi.
Dilek tutman için yıldızların kayması mı gerekiyor illa ki? Gönlüm gönlüne kaydı yetmez mi?
Canımı kapına, yüreğimi ellerine, ruhumu bedenine, uykumu yatağına, öpücüklerimi dudağına göndereceğim!. Ve yemin ederim seni ölünceye kadar seveceğim!…
Acılarımı bile tatlandırıyor aşkın. Yıkıma terk edilmiş kalemin bütün hücrelerine sürülmüş iksir gibisin.
Annem yaşı ilerledikçe elim kolum ağrıyo diyor, ah be annem benim yaşım kaç ki hergün sol yanım ağrıyor..
Sevgilim nerdesin... Gecenin bak kaçı olmuş, ben hala aşkımıza nöbetteyim... Gözlerim dolmuş, içim burkulmuş... Ben senden hiç gidemedim ki hala Sendeyim
Hadi gel tut hadi gel tut ellerimi! Benimle yan! Benimle meydan oku her çaresizliğe! Benimle uyu benimle uyan. Birlikte varalım nice yıllara…
Benim tek varlığım adına şiirler yazdığım meleğim hayatın tek anlamı mavişim benim seni çok seviyorum.