Sevgimi anlayamadın mı gözlerimdeki yaştan, atalarımız doğru demiş eşek ne anlar hoşaftan.
Hani sen bana mecbursun havasında olanlar var ya. Onlar o havada takılsınlar; ben bana yeter de artarım, artanımla da onlara hava katarım.
Hayatına son vereceğim kurşun kadar değerli misin acaba? Herkes mi kusursuz? Hiç kimsenin yarası yok mu sarılacak?
Ben şimdi başka kollardayım buda sana kapak olsun.
Allah'ım bu ne güzellik, bu ne endam. Bu ne işve, bu ne eda; bir içim su. Şekerim benden çok bahsettim senden naber?
Sen hayata at gözlükleriyle bakmaya devam edersen, birilerinin çüş demesi zoruna gitmesin.
Güvenmek sevmekten daha değerli, zamanla anlarsın.
Arıza lamban yanıyor tatlım, haydi bir sanayiye uğra da gel.
Sen hala kabullenmedin mi sevap sandığın günahlarını.
Bir zam da şu insanlara gelse kendilerini bu kadar ucuza satmasalar.
Entel dantel ayakları bilmeyiz biz ama her kahvehanede masamız her karakolda ismimiz her güzel kızda resmimiz vardır.
Arkamdan konuşmaya devam et. Çünkü karşıma çıkacak kadar büyük değilsin.
Aldırma gidenlere, sevip terk edenlere. Hayat dediğin iki kelime; hoş geldin güle, güle.
Canım bile emanetken, kaybedecek neyim olabilir ki ?
Yemin ederim senden başkasını sevmem demişti. Neyse arkadaşlar. Sıradaki yemin tükürüp de yalayanlara gelsin.
Bana kullandığın o ağır laflar dönüp dolaşıp sana KDV olarak geri dönecek sen bunların hesabını yaparken ben sana gülüp geçeceğim.